Trabzon'un yemyeşil ormanları arasında yer alan küçük bir köyde yaşayan Mesut, uzun zamandır sevgilisinden umudu kesmişti. Sevgilisi, onu terk edip şehirde bir başkasıyla yaşamaya başlamıştı. Mesut, bu ayrılık acısını bir türlü atlatamamış ve yeni biriyle tanışmak için çaba göstermişti.

Bir gün, köyün yakınındaki bara giderek yeni insanlarla tanışmaya karar verdi. Barda, güzel bir kadınla tanıştı. Kadının adı Merve idi. Mesut ve Merve, çok iyi anlaştılar. Birbirlerini tanımaya başladılar. Mesut, Merve'ye aşık olduğunu hissetti.

Ancak, bu sırada Mesut'un eski sevgilisi, köye geri döndü. Eski sevgilisi, Mesut'tan özür diledi ve ona yeniden bir şans vermek istediğini söyledi. Mesut, eski sevgilisini seviyor olmasına rağmen, Merve'ye de aşıktı. Ne yapacağını bilemiyordu.

Mesut, Merve'ye durumu anlatmak istedi. Ancak, Merve'yi kaybetmekten korkuyordu. Bu yüzden, Merve'ye yalan söyledi. Eski sevgilisinden ayrıldığını ve artık yalnız olduğunu söyledi.

Merve, Mesut'un söylediklerine inandı. Mesut ve Merve, birlikte olmaya başladılar. Mesut, Merve'yi mutlu etmek için elinden geleni yapıyordu. Ancak, eski sevgilisini de unutmamıştı.

Bir gün, Mesut, barda Merve ile otururken, eski sevgilisini gördü. Eski sevgili, Mesut'u görünce çok sevindi. Mesut'un yanına gitti ve onunla konuşmak istedi.

Mesut, ne yapacağını bilemedi. Eski sevgilisini Merve'den uzak tutmak istedi. Ancak, bunu nasıl yapacağını bilmiyordu.

Mesut, Merve'yi rahatlatmaya çalıştı. Ancak, Merve, Mesut'un ona yalan söylediğini anlamıştı. Merve, Mesut'tan ayrıldı.

Mesut, büyük bir hayal kırıklığı yaşadı. Her iki kadını da kaybetmişti. Mesut, ne yapacağını bilemiyordu.